Academic literature on the topic 'Yeni Çeşme'

Create a spot-on reference in APA, MLA, Chicago, Harvard, and other styles

Select a source type:

Consult the lists of relevant articles, books, theses, conference reports, and other scholarly sources on the topic 'Yeni Çeşme.'

Next to every source in the list of references, there is an 'Add to bibliography' button. Press on it, and we will generate automatically the bibliographic reference to the chosen work in the citation style you need: APA, MLA, Harvard, Chicago, Vancouver, etc.

You can also download the full text of the academic publication as pdf and read online its abstract whenever available in the metadata.

Journal articles on the topic "Yeni Çeşme"

1

Bilal, SÖĞÜT. "Phrygia Hierapolis’inde Yeni Bir Çeşme Anıtı." Archivum Anatolicum-Anadolu Arşivleri 5 (2002): 193–202. http://dx.doi.org/10.1501/archv_0000000094.

Full text
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
2

Şanal, Mustafa, and Timur Demi̇r. "Heybeliada Bahriye Mektebi ve Türk Eğitim Tarihindeki Yeri." Belleten 76, no. 275 (April 1, 2012): 167–206. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.2012.167.

Full text
Abstract:
Osmanlı Devleti askeri alandaki mağlubiyetlerden dolayı batıyı takip ihtiyacı hissetmiştir. Bu amaçla ordu ve donanmaya nitelikli eleman yetiştirmek için Avrupa usulünde eğitim kurumları olan mühendishaneler kurulmuştur. 1770 senesinde yaşanan Çeşme faciasından sonra kurulan Mühendishane-i Bahri-i Hümayun bu teşebbüslerin ilkini oluşturmuştur. Fakat uzun sayılabilecek bir dönem buradan istenilen fayda sağlanamamıştır. Osmanlı Devleti'nde denizcilik eğitimine verilen önem bununla da sınırlı değildir. Osmanlı Devleti özel Bahriye Mekteplerinin açılmasına da müsaade ederek nitelikli eleman ihtiyacını gidermeye çalışmıştır. Sultan III. Selim döneminden sonraki yıllarda Sultan II. Mahmut döneminde 1830'lara kadar mektep neredeyse unutulmuş durumdadır. Sultan II. Mahmut ve özellikle Tanzimat dönemi pek çok alanı etkilediği gibi Mekteb-i Bahriye'yi de etkilemiş, mektepte yeniliklere yol açmıştır. Mektebe 1830'larda el atılmış ve mektebin 1851 senesine kadar Heybeliada'ya taşınmasına imkan sağlayacak faaliyetlere girişilmiştir. Bunun neticesinde mektep Heybeliada'ya yeni bir binaya taşınmış, yeni ve daha düzenli bir eğitime kavuşmuştur. Mektep Nazırı Patrona Mustafa Paşa tarafından 1848 senesinde hazırlanan layiha mektep tarihinde eğitimin ilerlemesi adına bir dönüm noktasıdır. İşte bu çalışmada Heybeliada Bahriye Mektebi'nin tarihsel süreç içerisinde geçirdiği değişim ve dönüşümlere arşiv belgeleri ve birinci el kaynaklar ışığında değinilmeye çalışılmıştır.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
3

Köç, Ahmet. "Osmanlı Devleti’nde Devlet-Tekke İlişkisinin Önemli Bir Tanığı: Halveti Şeyhi Sofyalı Bâlî Efendi ve Vakıfları." Belleten 80, no. 289 (December 1, 2016): 797–822. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.2016.797.

Full text
Abstract:
XIV. yüzyılın sonlarında Osmanlı askerleri tarafından fethedilen Sofya şehri, Türkler için yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. Şehrin yol güzergahında ve verimli araziler üzerinde bulunması, kısa sürede Rumeli Eyaleti'nin merkezi olmasını sağlamıştır. Şehrin fethiyle başlayan dini ve kültürel değerlere uygun binalar inşa etme süreci, sonraki yüzyıllarda artarak devam etmiştir. Vakıf sistemi ile inşa edilen binalar, Sofya şehrini daha belirgin yaşanabilir bir merkez haline getirmiştir. Bu çalışmada XVI. yüzyılda yaşamış âlim, şâir, Halvetîyye şeyhi ve para vakıflarının meşruîyeti konusunda sürdürdüğü tartışmaları ile bilinen Şeyh Bâlî Efendi'nin vakıfları ele alınmıştır. Şeyh Bâlî Efendi'nin adına Sofya yakınlarında kurulmuş tekke, camii, türbe, çeşme, han ve medreseden oluşan vakıf yapılarının XVIII ve XIX. yüzyıldaki durumu burada araştırılacaktır. Araştırmada Osmanlı arşiv belgeleri, tahrir defterleri, vakfiyeler ve ilk kez Sofya sicilleri kullanılarak kronolojik yatay yaklaşım tarzıyla konu ele alınmıştır.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
4

Gürdal, Oya. "Bilgi Ekonomisi ve/veya Yeni Ekonomi’nin Reddettikleri." Bilgi Dünyası 5, no. 1 (April 30, 2004): 48–73. http://dx.doi.org/10.15612/bd.2004.498.

Full text
Abstract:
Günümüzde yaşanan tekno-ekonomik dönüşüm, bugüne kadar potansiyel olarak varlığını bildiğimiz, gerekliliğine inandığımız ama yeterince kavrayamadığımız için kullanamadığımız bir değeri, “yeni” olarak tanımlamamıza yol açtı; bugünkü anlayış ve kavrayış düzeyindeki bu yeni değer, bilgi ve/veya enformasyon’dur. Bilgi ve/veya enformasyon ile onun çıktısı olan teknoloji, bugün günlük yaşamdaki ve bütün iş alanlarındaki süreçleri değiştirmiştir. Ekonomiyi yeni kılan, bilgi ve/veya enformasyonu anlama ve kavrayışımızdaki değişimdir. Bu makalede “bilgi ekonomisi/yeni ekonomi olgusunun reddettiklerini tartışma konusu yapma gereği, yaşadığımız tekno-ekonomik dönüşüm anının bugünkü resmini çekme, dönüşümün boyutunu sezgileme, dönüşümün ürünü olan bilgi ekonomisi olgusunun yaşanan anda istediği esasları, kuralları ve kaynakları tespit etme yoluyla olgunun sunduğu fırsat ve tehditleri değerlendirme isteğinden kaynaklandı. Bu bağlamda çalışma, olgunun yaşama kanalize edilmesi sürecine ilişkin doğru ve yanlış seçenekler üzerinde düşünsel çabaya bir çağrı niteliğindedir.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
5

ERDURU, İncilay. "İŞLETMELERİN FİNANSAL BİLGİLERİNİ MANİPÜLE ETME NEDENLERİ: BİST KOBİ SANAYİ ENDEKSİNDE YER ALAN İŞLETMELER ÜZERİNE BİR UYGULAMA." Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi SBE Dergisi 12, no. 4 (December 30, 2022): 2303–17. http://dx.doi.org/10.30783/nevsosbilen.1175833.

Full text
Abstract:
Finansal bilgi manipülasyonu, işletmelerin sosyal sorumluluk kavramını ihlal ederek muhasebe süreçlerinde gerçekleştirmiş oldukları faaliyetlere ilişkin bilgilerini bilinçli olarak değiştirmesini ifade etmektedir. İşletmelerin finansal bilgilerini manipüle etmesi, bireysel olarak kurumsal kimliklerini, güvenirliliğini, hisse senetlerinin piyasa fiyatını, yeni yatırım olanaklarını olumsuz etkilerken; ülkelerin de para ve sermaye piyasalarına olan güvenin azalmasına ve mevcut yatırımcıların yeni yatırım piyasalarına yönelmelerine neden olmaktadır. İşletmeler finansal başarısızlıklarını gizleme, yeni yatırımcıları işletmeye çekme, daha uygun maliyette finansman sağlama ve finansal hedeflerin gerçekleştirildiği izlenimi verme vb. nedenlere dayanarak finansal bilgilerini manipüle edebilmektedir. Bu kapsamda çalışmada, BIST KOBİ Sanayi Endeksi’nde yer alan işletmelerin 2020 yılı finansal bilgi manipülasyonu olasılıkları ve bu olasılıklara etki eden faktörlerin (dış baskı, finansal başarısızlık durumu ve finansal hedefler) belirlenmesi amaçlanmıştır. Söz konusu amaç çerçevesinde elde edilen veriler, Mann Whitney U Testi ve Linear Regresyon yöntemleri kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre, BİST KOBİ Sanayi Endeksi’nde yer alan işletmelerin ortalama % 36’sının finansal bilgilerini manipüle etme olasılığının yüksek olduğu ve işletmeleri finansal bilgi manipülasyonuna, maruz kaldıkları dış baskı ve belirlenen finansal hedeflerin yönelttiği tespit edilmiştir.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
6

ÖNÇAĞ, Gökhan, Yahya Şerif TOSUN, and Ali Vehbi TÜNCE. "YENİ VE YENİDEN KAZANILMIŞ METAL BRAKETLERİN ÇEKME VE SIYIRMA KUVVETLERİNE OLAN DİRENCİNİN KARŞILAŞTIRILMASI." Turkish Journal of Orthodontics 14, no. 1 (April 2001): 44–50. http://dx.doi.org/10.13076/1300-3550-14-1-44.

Full text
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
7

BÜK, Tuba Bozaykut. "KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK YAKLAŞIMI ÇERÇEVESİNDE İŞLETME-SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI ETKİLEŞİMLERİ: SEBEP VE SONUÇLAR." Business & Management Studies: An International Journal 7, no. 4 (September 23, 2019): 1480–509. http://dx.doi.org/10.15295/bmij.v7i4.1176.

Full text
Abstract:
Kurumsal sürdürülebilirlik yaklaşımının iç içe geçmiş boyutlarını benimsemek ve bu boyutlar kapsamında başarılı bir performans sergileyebilmek için işletmeler, farklı kaynaklara ve ortaklara ihtiyaç duymaktadır. Sivil toplum kuruluşları, kurumsal sürdürülebilirlik faaliyetlerinin tasarlanmasında ve uygulanmasında işletmeler için önemli bir stratejik ortak haline gelmiştir. Bu çalışmada, kurumsal sürdürülebilirlik yaklaşımına dayanarak işletmelerin sivil toplum kuruluşları ile etkileşime girme nedenleri ile bu etkileşimlerin rekabet avantajı yaratabilecek sonuçları ilgili literatür ve örnek olay analizi çerçevesinde incelenmektedir. Önceki araştırmaları destekler nitelikte örnek işletmeler olarak incelenen Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom’un sivil toplum kuruluşları ile strateji gerçekleştirme, meşruiyet sağlama, kaynak ve beceriye ulaşma, toplumsal fayda sağlama ve yeni ürün/pazar geliştirme gibi nedenlerle etkileşime girdiği ve bu etkileşimlerden strateji ile sürdürülebilirliği entegre etme, meşruiyet düzeyini ve performansını güçlendirme, marka değerini artırma, kaliteli beşerî kaynağı çekme ve elde tutma, yenilikçilik kabiliyetini geliştirme gibi rekabet avantajı yaratacak sonuçlar elde edebileceği görülmüştür. Ayrıca, çalışmada incelenen işletmelerin en çok sektörel STK’lar ile etkileşime geçtiği, her geçen gün sektörde önemi artan eko-inovasyona yönelik ise oldukça az sayıda etkileşime girdikleri tespit edilmiştir.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
8

Derya Uzun Aydın. "HALK BİLİMİ FOLKLOR’UN YA DA FOLKLORİK ÖĞELERİN, TÜRK HEYKEL SANATINDAKİ YERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA ÇALIŞMASI." ISPEC International Journal of Social Sciences & Humanities 4, no. 2 (May 13, 2020): 43–58. http://dx.doi.org/10.46291/ispecijsshvol4iss2pp43-58.

Full text
Abstract:
Türk sanatında folklorik öğeler arama düşüncesi ile yola çıkılan bu çalışmada görülmüştür ki, özellikle Türk resim sanatında, heykel sanatına oranla daha fazla makale ve kitaplara ve halk bilimi olarak da bilinen folklora ait unsurlara ulaşılabilmiştir. Resimde özellikle Anadolu halkı, toplumsal ve günlük konular, gelenek ve görenekler, köy, köylü hayatı, köy kadınları ve çocuklar gibi temalara ait çok sayıda resim örneğine rastlanmıştır. Heykel sanatında bir konu belirleme çabası, çoğunlukla olduğu gibi işleri zorlaştıran bir uğraşa dönüşebilmektedir; kaynakların az olması, heykel sanatıyla ilgili hep aynı kaynakların varlığı ve kaynaklara ulaşmada kimi zaman sıkıntı çekme ve elbette heykelde çalışma yapan kişilerin daha az olması bunu tetikleyen unsurlar arasındadır. Bu konuyu oluştururken bulunan araştırma kaynakları, bizleri kendi kendine yönlendirmiş, ilk etapta heykel sanatçılarımızın tarihsel sıralaması göz önünde bulundurulmak istense de, çalışmaya folklorik bir düzlem üzerinden başlanmasına karar kılınmıştır. Böylelikle ister istemez heykel sanatında tarihsel sıralamadan çıkılmaktadır. Bir konu üzerine değinen heykel sanatçısı, daha sonra hayli hazırda ismi geçmiş iken başka hangi folklorik temayı işlediyse ona geçilmiş, çalışma da bu girift düzlem üzerine dizayn edilerek devam ettirilmiştir.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
9

Sadık, Fatma. "Investigating the views of high school teachers about classroom managementLise öğretmenlerinin sınıf yönetimine ilişkin görüşlerinin incelenmesi." Journal of Human Sciences 14, no. 2 (April 25, 2017): 1441. http://dx.doi.org/10.14687/jhs.v14i2.4412.

Full text
Abstract:
This is a descriptive study in phenomenology design to investigate the views of high school teachers with regard to classroom management in depth. A total of 24 teachers working at high schools in the central districts of the city of Adana participated on a voluntary basis. The data was collected by a descriptive content analysis technique through the Written Opinion Receiving Form (YGF) with seven open-ended questions developed by the author of this study. At the end of the research, it was detected that the teachers mostly perceived classroom management as effective teaching and discipline in the classroom. According to the results, the participants mostly found themselves sufficient in effective teaching, accomplishing this by rousing eagerness to learn, attention drawing, activating students in the classes, and by using technological materials. Problems in classroom management were related to behavior management, teaching effectiveness and motivating students according to the study’s findings. The teachers reported that the problems derive from the students’ characteristics (usually showing problematic behaviors, disobeying the rules, as well as learning disabilities) and a lack of educational materials at schools. Reading about it, practicing what has been learned and sharing the problems with colleagues were reported as the most commonly used methods to tackle the challenges. The teachers thought that strengthening the school/parents collaboration, the school administration taking joint actions with the teachers, parents’ regular communications with the school and being aware of their children’s school performance were required for effectively solving these problems. The teachers, who determined that pre-school training in classroom management was inadequate because of being disconnected to real life experiences and generally theoretical, stated that they need to receive training for tackling misbehavior of the students, and to improve professional ethics as well as their communication skills. ÖzetLise öğretmenlerinin sınıf yönetimine yönelik görüşlerini derinlemesine inceleme amacıyla yapılan bu araştırma olgubilim deseninde nitel bir araştırmadır. Araştırmaya Adana ili merkez ilçelerindeki liselerde görev yapan toplam 24 öğretmen gönüllü olarak katılmıştır. Veriler araştırmacı tarafından geliştirilen ve toplam yedi açık uçlu sorudan oluşan Yazılı Görüş Alma Formu (YGF) ile toplanmış, betimsel içerik analizi tekniğiyle analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin sınıf yönetimini çoğunlukla etkili öğretim yapma ve sınıfta disiplini sağlama olarak algıladığı görülmüştür. Elde edilen bulgulara göre öğretmenler kendilerini daha çok etkili öğretim yapmada yeterli görmekte ve bunu öğrenme isteği uyandırma, dikkat çekme, öğrenciyi derste aktif kılma ve teknolojik materyalleri kullanarak sağlamaktadırlar. Araştırma sonuçlarına göre sınıf yönetiminde yaşanan sorunlar çoğunlukla davranış yönetimi, etkili öğretim yapma ve öğrencileri motive etmeyle ilgilidir. Öğretmenler yaşanan sorunların çoğunlukla öğrenci özelliklerinden (sürekli problem davranış gösterme, kurallara uymama, öğrenme güçlüğü) ve okullardaki materyal eksikliğinden kaynaklandığını düşünmektedir. Kitap okuma, öğrendiklerini uygulama ve sorunları meslektaşlarıyla paylaşma öğretmenlerin yaşadıkları sorunlarla baş etmek için izledikleri yollardır. Öğretmenlere göre okulda yaşanan sorunların etkili çözümü için okul-aile işbirliğinin güçlendirilmesi, okul yöneticilerinin öğretmenlerle birlikte hareket etmesi, ailelerin okulla sürekli iletişim halinde olması ve çocuklarının okul yaşantılarından haberdar olması gerekmektedir. Sınıf yönetimiyle ilgili hizmet öncesi eğitimlerini gerçek yaşamdan kopuk ve teorik olması nedeniyle yetersiz bulan öğretmenler eğitime ihtiyaç duydukları konuları öğrencilerin istenmeyen davranışlarıyla baş etme, mesleki etik ve iletişim becerileri olarak ifade etmişlerdir.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
10

KAHRAMAN, Mustafa, and Adem YULU. "Pervititch Haritalarına Göre Üsküdar'da Şehirsel Koruma." Ege Coğrafya Dergisi, August 23, 2022. http://dx.doi.org/10.51800/ecd.1054375.

Full text
Abstract:
Üsküdar’ın tarihi dokusu özellikle 20.yüzyılın başında damgasını vuran yangınlarla önemli ölçüde zarar görürken, aynı yüzyılın ortalarında ise bu defa tarihsel çekirdek alanının içindeki farklı özellikteki tarihi yapılar yıkılarak yerlerine apartmanlar ve çok katlı işyerleri inşa edilmiştir. Üsküdar, İstanbul’un çoğu tarihi semtlerinde sıklıkla görüldüğü gibi tarihsel coğrafi görünümünü önemli ölçüde kaybetmiştir. Yine de Üsküdar’da Osmanlı İmparatorluğunun mimari yapısını yansıtan ve günümüze önemli ölçüde ulaşan yapılar bulunmaktadır. Kültürel mirasın ve turistik kaynakların önemli bir parçası olan camiler, çeşmeler, hamamlar, köşkler, yalılar ve ahşap konutlar bunların başında gelmektedir. Çalışmada, Üsküdar’da 1950’li yıllara kadar tarihi dokularını koruyabilmiş yapıların günümüzde ne durumda olduğu, yeni bir fonksiyon kazanıp kazanmadığı incelenmiştir. Bunun için 1930’lu yıllarda hazırlanmış olan 1/200 ölçekli Sigorta Haritaları kordinatlandırılmış ve haritalardaki her bir yapının kullanım amacı belirlenip ArcGIS 10.4.1. paket programı yardımıyla sayısallaştırılmıştır. Haritaların kapladığı saha aynı zamanda çalışma alanı olarak kabul edilmiştir. Daha sonra ise belirlenmiş olan yapıların ne kadarının günümüze kadar ulaşabildiği ve yapıların kullanım amaçlarında ne gibi değişiklikler olduğu kantitif olarak ortaya konulmuştur. Çalışma sonucunda yapıların ancak (247) %3’ünün günümüze ulaşabildiği ortaya çıkmıştır. Günümüze kadar ulaşan 247 adet yapının da (18’i) %7’si günümüzde atıl durumdadır. 1930’lu yıllarda kayıt altına alınan ve günümüze kadar ulaşan 247 yapının eski kullanım amaçları sırası ile ikametgâh (110 adet), dini (68 adet), kültürel/eğitim (23 adet), ticari (18 adet), idari (4 adet), sağlık (3 adet), ulaşım (1 adet) hizmetleri amacıyla kullanılmıştır. Günümüze ulaşan çeşme, sebil, sarnıç gibi alt yapı ve kentsel donatıların sayısı ise 18’dir. Bunların dışında yerleşmenin güvenlik, idari, hukuki ve sağlık fonksiyonuna katkı veren çeşitli yapılar tespit edilmiştir. 1930’lu yıllarda çeşitli amaçlarla kullanılan ve günümüze kadar ayakta kalabilmiş olan bu yapıların yaklaşık dörtte biri günümüzde farklı amaçla kullanılmaktadır. 1930’lu yıllarda ikamet amacıyla kullanılan yapıların önemli bir kısmı günümüzde ticari amaçla kullanılırken, dini amaçlarla kullanılan yapıların önemli bir kısmı günümüzde de aynı amaçla kullanıldığı görülmüştür.
APA, Harvard, Vancouver, ISO, and other styles
More sources
We offer discounts on all premium plans for authors whose works are included in thematic literature selections. Contact us to get a unique promo code!

To the bibliography